Aliya İzzetbegoviç Sözleri
Acılar ve ızdıraplar içinde doğan dinler ve devrimler rahat ve konfora gömülünce biter.
— Aliya İzzetbegoviç
DiğerAliya İzzetbegoviçSözleri
Adalet ispata ihtiyaç duymayan az sayıdaki şeylerden biridir.
Ahlaklı ateist olabilir, ama, ahlaklı ateizm olamaz.
Akıllı adam nasıl konuşulacağını bilir. Hikmetli adam ise nasıl suskun kalınacağını da bilir.
Allah resulleri hiçbir zaman sadece unutulmuş kült veya ihmal edilmiş ibadetleri tesis etmek için gelmediler.
Allah, hayvanlardan farklı olarak bizi dik yürür şekilde yarattı. Çoğu insan bu imtiyazı kullanmaz, hayatlarının çoğunda eğilirler, hatta sürünürler. İnsan böyle mi yapmalı? Allah'ın bu büyük nimetlerini, dik yürümeyi reddetmek nankörlük değil mi?
Allah'ım dürüst ama kalbi olmayan doğru insanlardan sana sığınırım.
Allah'ım, İslam halklarına ve bütün dünyaya iman bağışla.
Allah'ın iradesine teslimiyet, insanların iradelerine karşı bağımsızlık demektir.
Ancak bizim kendi geçmişimiz üzerine hakkımız var ve kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi ve nereye gitmemiz gerektiğini bilmemiz için ona götürecek yolu da açmak zorundayız.
Anlayış eksikliğinden saldırganlığa sadece bir adım vardır.
Aşk ve nefret ile şiir yazabilirsiniz, tarih değil!
Balığın suda yaşaması gibi dünyanın içinde yaşadığı çevre Kur'an ve İslâm'dır.
Bazı İslam ülkelerinde iktidar sahibi olan çeşitli kral ve emirler veya satın alınmış siviller halkın içinde 'bir şeyin çürük' olduğunun emin bir işaretidir.
Bazıları dini bağlılıklarının kendilerini tefekkürden azade kıldığına inanırlar.
Bela aramak, cesaret değil deliliktir. Cesaret, insanın sakınamayacağı sorunlarla makul bir şekilde yüzleşme istekliliğidir.
Belki hepimiz çiğnenecek, öleceğiz; ama, İnşallah İslam'ı çiğnetmeyeceğiz.
Ben dindarlığımı annemin dindarlığına borçluyum.
Ben Müslümanım ve Müslüman olarak kalmaya kararlıyım. Bu hayatımın sonuna kadar böyle devam edecek. Çünkü İslam benim için iyi ve asil olmanın en doğru ifadesidir.
Benim için yeryüzünde iyi, doğru ve güzel ne varsa onun adı İSLAM'dır.
Bir gün askerlerden biri gelip kendisine 'onlar bizim kadınlarımıza tecavüz ediyorlar, onlar bizim kadınlarımızı, yaşlılarımızı ve çocuklarımızı öldürüyorlar. Buna bigane kalmamalıyız' dediğinde, Aliya çok veciz bir şey söylüyor 'Sırplar bizim öğretmenimi
Bir kelimeyi hiç aklınızdan çıkarmayın: Devlet. Devletin ne kadar önemli olduğunu hepimiz idrak etmeliyiz. Devletsiz bir millet boşluğa düşer, rüzgarda savrulup gider.
Bir Şahsın Yüceltilmesi Hadisesi, geçmişte ve bugün var ama İslam'a kesinlikle yabancıdır! Çünkü bu bir çeşit putçuluktur!
Biz de zalimlerden olursak, zulme karşı savaşmamızın bir anlamı kalmaz. Kitab'a uyacağız.
Biz kin gütmeyeceğiz ama asla bu yapılanları unutmayacağız.
Biz koyun olduğumuz için onlar kurt oldular.
Biz ölüyoruz ama onlar da kazanmıyorlar.
Bizi, yok etmekle tehdit ediyorlar. Ama bilsinler ki Müslümanlar yok olmayacaktır.
Bizim düşmanımıza karşı tek bir borcumuz var, o da adaletli olmak!
Bizler insan olmaya ve insan kalmaya çalıştık ve başarılı olduk. Ancak bunu onlardan(sırplardan) dolayı yapmadığımızın altını çizmeliyim. Kendimizden dolayı insan kalmaya çalıştık, onlardan dolayı değil. Onlara hiç birşey borçlu değiliz. İnsan olmak ve in
Böylesine tarihi gerçekler varken İslam'ın fanatizm, cehalet ve zulüm dini olarak yaygın olan efsanesi nasıl devamlı olarak gündemde tutulabildi?
Bu adil bir barış olmayabilir; fakat süren bir savaştan daha iyidir.
Bütün canlılar acı çeker fakat insan ızdıraba fikir giydirir.
Bütün yücelik ve şükran Allah'a aittir ve insanların gerçek kalitesini ancak Allah tespit edebilir.
Çoğunlukla aşırı bir şekilde övülen 'ölümü küçümseme' hasleti, hayata (veya insana) saygı eksikliğinin bir neticesi olabilir.
Çok yaşadım ve çok yoruldum. Şimdi Sevgilime kavuşmak istiyorum.
Çünkü şans sadece cesurları takip eder ve yalnızca iyi ve sağlıklı halklar iyi hükümet sahibi olma 'şansına' sahiptir.
Çünkü sevgi ve ölüm aynıdır. Bu kelimelerin kime ait olduğunu bilmiyorum, ama onlar hafızamın derinliklerine kazınmış.
Çünkü, zekat, kasalarla beraber gönüller de açılsın ister.
Demokrasiyi çoğunluğun iktidarı olarak görmeyen kimselerdenim. Benim için demokrasi, azınlık bütün haklara sahip olduğunda demokrasidir.
Din ahlaktır; onu hayata geçirmek ise terbiyedir.
Din de devrim de acılar ve ızdıraplar içinde doğar. İkisi de refah ve konfor içinde yok olup gider. Gerçekten de devam eden sırf onların gerçekleşme çabasıdır.
Din de, ihtilal de acılar ve ızdıraplar içinde doğar; ikisi de refah ve konfor içinde yok olup gider.
Din hurafeleri yok etmezse, hurafeler dini yok eder.
Din, bizim özgürlük savaşımızın boyutunu genişletti, bizim iyiyle kötü arasındaki farkları daha iyi görmemizi sağladı.
Dinle kanun, terbiyeyle güç birleşti. İslam, düzen oldu.
Düşmanına benzediğin zaman, savaşmanın anlamı kalmaz.
Eğer din batıl inancı yok edemezse batıl inanç dini yok edecektir.
En kötü kombinasyon, boş bir ruh ile dolu bir midededir.
Etrafımızdaki her şeyde mucizeler var; ama insan hala alemdeki en büyük mucizedir.
Acılar ve ızdıraplar içinde doğan dinler ve devrimler rahat ve konfora gömülünce biter.