Charles Dickens Sözleri
Gökyüzünde uzun kızıl çizgilerle yoğun siyah çizgiler birbirine karışmıştı. Bütün bu manzara içinde zar zor iki siyah nesne algılayabildim. Bir tanesi denizcilerin dümendeyken kullandıkları işaret kulesiydi. Bir direğin üzerindeki kasnaksız bir fıçı gibiydi.
— Charles Dickens
DiğerCharles DickensSözleri
Hiç gözünün olmaması kem gözden iyidir.
Hiçbir pişmanlık, iş işten geçtikten sonra duyulan pişmanlık kadar acı değildir.
Hiçbir şeyi imkansız saymayın, ve olasılıkları ihtimaller olarak görün.
İnsan hiçbir dostuna para yardımı etmemeli. Çünkü; dost para yatırmak demek o dostu kaybetmek demektir.
İnsan hiçbir yerde kendisinden iyi dost bulamaz.
İyi bir şeye sahip olup onu yitirmek mi yoksa ona hiç sahip olmamak mı daha iyi?
Kim yetiştirirse yetiştirsin, bir çocuğun küçük dünyasında en derinden sezilen, en ince algılanan şey haksızlıktır. Çocuğun maruz kaldığı çok küçük bir haksızlık olabilir; ama çocuk da, çocuğun dünyası da küçüktür; bu ölçüler içinde bir çocuğun tahta atı en iri küheylanların boyundadır.
Mutlu olmaya ne hakkın var senin? Mutlu olmak için bir nedenin var mı?
Mutsuz bir başlangıçtan da mutlu bir sonuç çıkmıyor.
O sayılı günlerden birini yaşamayıp da ilk halkası meydana gelmeseydi, bu zincir belki de hiç örülmezdi.
Onca kalabalığa rağmen, bu nasıl bir yalnızlık!
Onun bu unutkanlığı ve ilgisizliği karşısında içten içten kan ağladım ki ağlamaların en acısı budur.
Şimdi, ben yalnız değilim,sen öyle sanabilirsin ama.
Şu bir gerçek ki her insan diğerleri için derin bir sır ve gizemdir.
Tanrı: Ben hayat verenim ve yeniden diriltenim, bana inananlar ölmüş olsalar dahi tekrar yaşayacaklardır. Yaşayan ve inananlar ise hiçbir zaman ölmeyeceklerdir.
Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü.
Zaten sevgi her zaman nefretten üstün değil miydi?
Acı ve ümitsizlik, dedim, müthiş bir güç barındırır içinde.
Amacıma ulaşmak için gerekli kararı vermek bir felaketti.
Amerikan beyfendisini bilmiyorum ben, tanrı beni böyle iki kelimeyi yanyana kullandığım için affetsin.
Aptallarla dolu bir dünyada yaşarken sinirlenmemem olanaksız.
Aşağılık yaratıklar, yüksektekilerden daima nefret etmişlerdir.
Basit gerçekler kadar güçlü ve güvenli hiçbir şey yoktur.
Bir insanı geceleri düşünmek, o insan üzerinde hak iddia etmek için bir neden değildir.
Bir memleketin yükselmesi ev ve aile muhabbetine bağlıdır.
Bir sevgililer günü kartına asla kendi imzanızı atmayın.
Bizimkisi nehrin kıyısında, denizden yirmi mil içeride bir bataklık köyüydü. Neyin ne olduğuna dair ilk canlı ve geniş kapsamlı izlenimimi soğuk ve nemli bir günde edindim.
Bu dünyada bir diğerinin yükünü hafifleten hiç kimse yararsız değildir.
Çocukların içlerinde yaşadığı küçük dünyada, onları kim büyütürse büyütsün, haksızlık kadar içlerine oturan, onları duygulandıran başka bir şey yoktur. Bir çocuğun karşılaşacağı haksızlık küçük, önemsiz olabilir ama çocuk da küçüktür. Onun dünyası da küçüktür.
Daha az duyarlı olabilsem, insanları daha az sevebilsem, midem de sinirlerim de sağlamlaşır, demir gibi olurdu. Keşke vurdumduymaz olabilseydim.
Dürüstlüğünle övünme! hayatın ne getireceğini bilemezsin.
Elinizden geleni yapın. Hayatı bazen boşa harcıyor olsak dahi, uğraşmaya değer.
Gökyüzünde uzun kızıl çizgilerle yoğun siyah çizgiler birbirine karışmıştı. Bütün bu manzara içinde zar zor iki siyah nesne algılayabildim. Bir tanesi denizcilerin dümendeyken kullandıkları işaret kulesiydi. Bir direğin üzerindeki kasnaksız bir fıçı gibiydi.