Doğan Cüceloğlu Sözleri
İnsanların birbirine güvenmediği yerde olumlu sonuç alınamaz.
— Doğan Cüceloğlu
DiğerDoğan CüceloğluSözleri
Bilinciniz gelişmeden o bilince uygun olan fenomenleri algılayamazsınız.
Bir insan kendi içini önemsemezse hayatta hiçbir şeyi önemsemez.
Bir insanı aciz bırakırsanız tüm hayatını güç elde etmek için kullanır.
Bir insanı değerlendirmek için nelere sahip olmadığına değil, sahip olduklarıyla neler yaptığına bakmalı.
Bir insanın gelebileceği en büyük mertebe güvenilir insan olmaktır.
Bir insanın niyeti, o kişinin içinde bulunduğu ortamı nasıl algılayacağını, o ortamda bilincini nasıl organize edeceğini belirleyen en önemli etkendir.
Bir insanın olgunluğu, onun öfkesini ne kadar yönetebilmesinden anlaşılır. Olgun insan kızmayan değil, öfkesini iyi yönetebilen insandır.
Bir insanın, bir ailenin, şirketin ya da toplumun yaşamında hakkaniyet anlamını kaybederse, zamanla yaşam anlamını kaybeder.
Bir toplumun yaşamında HAKKANİYET anlamını kaybederse, zamanla o toplumda her şey, ama her şey, anlamını kaybeder.
Bütün kötülüklerin anası, bütün yanlışlıkların ve geriliklerin kaynağı gerçeğe saygısızlıktır.
Cebin boş olmamasını önemseyenler bir türlü, zihnin ve kalbin boş olmamasını önemseyenler çocuklarını bir başka türlü yetiştirirler.
Cesaret, egonun denetiminden çıkmayı göze almak demektir.
Çocuğu kendi yaşamından yok etmek eğitim değildir.
Çocuğunun potansiyeline gerçekten saygılı insan onu şımartmaz, onu geliştirir, hayata hazırlar. Ama önce kendisi gelişmek zorunda.
Çocuğunuza güvenin; onda sınırlar ve sorumluluk bilinci geliştirmenin tek yolu, ona güvenmekten geçer. Ona güvenin ve onunla sürekli iletişim içinde olun.
Çocuğunuzdan beklediğiniz azim, sebat ve gayreti kendi yaşamınızda siz de gösterin.
Çocuğunuzu sormaya teşvik edin. İyi soru sormayı öğrenen girişimci çocuklar, ilerde bilgiyi ezberlemeye önem veren eziklerin patronu olur.
Çocukları sürekli eleştirip, onları yargılama suçlama ile çocuk yetiştirmeye, bazı psikologlar, zehirli terbiye adını vermişlerdir. Zehirli terbiye eşitsizlik üzerine kurulmuştur; hükmeden ve hükmedilen vardır.
Çocuklarımızla yaptıkları değil, yapabilecekleri şeyler üstüne sohbet kuralım.
Çocukluğunu doya doya yaşayamamış bir insanın, mutlu olması çok zordur.
Diğer insanların yaptıkları şeyler ancak biz izin verirsek bizim ruhumuzu zedeler.
Duygularını anlayıp yönetebilen insan yaşamının efendisidir.
Eğer 'biz' hedefini koyabiliyorsanız, önünüze gelecek fırsata hazır olmalısınız.
Eğer akvaryumdaki su hasta ise, içindeki balıklar da eninde sonunda hasta olurlar.
Emek, gayret ve şevkin önemsenmediği ortamlarda yaşam sığlaşır, anlamını yitirir.
Engelli insanlarını önemseyen bir toplum, insan olmayı önemsemeyen bir toplumdur. İnsanın özü candır ve canda özür yoktur.
Eşinizi seçerken bile onun büyük resmiyle uyuşmalı, sizin büyük resminiz.
Gelecek için kaygılanmak, kendine ve evrene güvensizliği gösterir; geleceği düşünerek planlamak ve en iyi şekilde hazırlanmak ise güveni.
Gerçeği olduğu gibi konuşmak, gerçeğe saygı duymak ilişki hastalıklarının en güçlü ilacıdır.
Gerçek zenginlik, parasal karşılığı olmayan zenginliktir.
Güler yüz zayıflığın değil, insan olmaktan korkmayacak gerçek güce sahip olmanın, olgun insan olmanın ifadesidir.
Güvenilen dürüst bir baba olmak, evlada verilebilecek en büyük hediyedir.
Güvenmemeyi bilgelik sayan toplum çöker.
Hakikatten daha üstün bir başka değer yoktur.
Hayır demesini bilmeyen kişi güçsüz kişidir. Hayır demesini bilmeyen kişinin Evet'inin de anlamı yoktur.
Hayvanı korku, insanı anlam yönetir; hakkaniyet anlamını kaybederse, zamanla insanın yaşamında her şey anlamını kaybeder.
Hedefinizi belirledikten sonra her gün kendinize 15 dakika yatırım yapın.
'Elalem ne der' düşüncesi, bir ilişkiyi kurumsallaştırır.
Ağaç kendi olmaktan korkarsa, utanırsa, tüm potansiyelini gerçekleştirecek ulu bir ağaç olamaz. Cılız bir fidan olarak kalır.
Aile sistemi bir bütündür, tek tek kişilerin toplamı olarak düşünülmemelidir; aile, içindeki bireylerin birbirleriyle etkileşiminden oluşan bir düzendir. Her aile üyesinin diğerleriyle ilişkisi vardır. Bu ilişkiler ağı içinde her birey, kendi benlik bilincini ve kişiliğini yapılaştırır.
Ailede demokratik hayat oluşmadan toplumda demokratik hayat oluşmaz.
Ait olma birey olma dengesinin temelinde biz olmak vardır.
Akıllı insan elinden gelenin en iyisini yapmaya gayret eden ve bundan şevk duyan insandır.
Ana babalar, çocukların geçmişteki hataları ve eksiklikleri üzerine odaklanıyor. Bu tavır sonucu öz güvenini kaybeden çocuk hata yapmaktan daha da korkar hale geliyor. Zamanla bu durum çocuğun şevkini kırıyor.
Asık surat ve öfkenin çok, sohbet ve sevginin yok olduğu aile ortamlarında yetişenler de doğduklarında bizler gibi, bir can'dı unutmayalım.
Başarılı ve başarısız arasındaki temel fark, insanın hatasından öğrenmeye ne kadar açık olduğunda yatar.
Ben 'güçlü bir insanım, benim gücüm var,' diyen insan, yaşamının direksiyonunu elinde tutan insandır. 'Düşünürüm, isterim, yaparım' duygusu içinde yaşar.
Ben hem ait olmak istiyorum, hem de özgür olmak istiyorum!
Benim çocuğum benim beklentilerimi gerçekleştirmek için değil kendi hayallerini keşfedip onları gerçekleştirmek için yaşamalı.
Bilim doğanın dilini anlama çabasıdır. O dili anlayan doğayı dost, anlamayan düşman bilir.