Epiktetos Sözleri
Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun. Niye bugünden başlamıyorsun?
— Epiktetos
DiğerEpiktetosSözleri
Alışkanlıklara, zıt alışkanlıklarla hakim olunur.
Allah, bütün insanları mutlu olmaları için yaratmıştır; bedbaht oluyorlarsa kendi hataları yüzünden oluyorlar.
Bana 'Ben sana zarar verebilirim, tekme atabilirim' dersen bil ki insana değil, eşek ve ata uygun bir özellikle övünüyorsun.
Başıma gelenleri benimsiyor, seviyorum. Zira yasanın benim için istediği şeyler, benim istediklerimden iyidir.
Başkalarına ait bir şeye göz koyup haset ediyorsanız, unutmayınız ki elinizdekini de yitiriyorsunuz demektir.
Başkalarının size hayran olmasına bağımlı olmayın. Bunda hiçbir güç yoktur.
Beni zengin yapan, toplumda edindiğim yer değil, kendi yargılarımdır, kendi yanımda taşıdıklarımdır. Yalnızca bunlar tam anlamıyla bana aittir ve elimden alınamazlar.
Bir güzel söz söyleme sanatı varsa, bir de güzel anlama ve dinleme sanatı vardır.
Bir insanın bildiğini zannetiği bir şeyi, öğrenmesi imkansızdır.
Bir ziyafette, iki misafir ağırlıyor olduğunu hatırla; beden ve ruhu. Bedenine ne verirsen biraz sonra kaybedersin, ruhuna ne verirsen sonsuza kadar seninle kalır.
Birine yaranmak için dış eşyaya bağlanırsan bil ki değerinden düşmüşsündür. Bunun için her işte, her durumda filozof olmak sana yetsin. Filozof olduğunu göstermek istersen kendi kendine görünmeyi üstün tut. Bu sana yeter!
Bütün facialara zemin hazırlayanlar, zenginler, zorbalar ve krallardır.
Doğruluğun en güzel meyvesi, ruhun huzurudur.
Eğer birinin sizin hakkınızda kötü konuştuğunu duyarsanız, kendinizi savunmaya çalışmak yerine: Açıkçası beni yeterince iyi tanımıyor, zira bahsedebileceği daha bir çok yanlışım var, demelisiniz.
Eğer öküzlerle domuzlar konuşabilseydi, yemden başka şey düşünenlerle alay ederlerdi.
Ey köle! Bugün karnınız doyar doymaz yarın olunca karnımı ne ile doyuracağım diye diz çöküp sızlanıyorsunuz. Eğer bugün yiyecek bir şeyin varsa, yarın da olur veya yoksa ölüp gidersin. Kapı hep açık duruyor neden sızlanıyorsun.
Felsefe her anın sonsuz değerine, dikkat etmektir.
Felsefe ile uğraşıyorum! Deme; kendimi kurtarıyorum de!
Felsefe, ne olursa olsun yapmaya zorlandığımız ödevlerde cılızlığımızı ve bilgisizliğimizi anlamak ile başlar.
Felsefede, politikada, edebiyatta ya da herhangi bir sanatta olağanüstü olan tüm insanlar, melankoliktir.
Felsefenin kaynağı, kendi yetersizliğini ve güçsüzlüğünü bilmektir.
Fırtınadan korkuyorsun, sanki şu koskoca denizi yutacakmışsın gibi. Oysa seni boğmaya bir fıçı şu yeter.
Gerçek anlamda aydınlanmış kişiler, hiçbir zaman başkalarına öykünmez. Bunun yerine onlar kendilerinin önceki halini aşmaya çalışırlar. Başkalarıyla yarışma, kendinle yarış.
Gerçeklerin hafifliği varken, dünyanın kirli ağırlığı altında ezilme!
Güçlükler insan karakterinin ölçüsüdür. İnsanın ne olduğunu onlar gösterir.
Gücünü aşan rolü üzerinde alırsan, bu rolü, iyi oynamadığın gibi yapabileceğin rolüde terk etmiş olursun.
Güneş, ışık ve sıcağından başkalarını faydalandırmak için kendine yalvarılmasını beklemez. Sende güneş gibi ol, beklenilen iyiliği istenilmeden yap.
Hareket etmenin nedeni 'istek' ve 'sevmektir', bu ise düşünmektir. Aşk tutkudur. İyi ya da kötünün ne olduğunu fark edemeyen insan nasıl sevebilir.
Hayatında olup biten şeylerin, dilediğin şekilde olmasını isteme: nasıl oluyorlarsa, öyle olmalarını işte. Böylece her zaman mutlu olursun.
Her insan kendi kendini mutlu etmesini öğrenirse; işte o zaman dünyada ne başkalarının sırtına binip kendini mutlu bir şekilde taşıtan asalak, ne de kötülük yapan biri kalmamış olacaktır!
İlk önce kendine ne olacağını sor, sonra ne yapmak gerekiyorsa yap.
İnsanın hakiki asaleti faziletten gelir, doğuştan değil.
İnsanlar bir şeyler yüzünden değil, şeylerle ilgili düşünceleri yüzünden acı çeker.
İnsanlar ne yaparlar? Korktukları şeyden titreyerek yerlerinde dururlar ve çektikleri ıstıraptan inleyip şikayet ederler. Bu zayıflıktan ne çıkar, ne elde edilir? Şikayet ve küfür.
İnsanları tedirgin eden, olan biten değil, olan bitenle ilgili inandıkları.
Kendini kendin bil, senin durumun başkasını ilgilendirmez, kişi kendini hem kurtarır hem de batırır!
Kendinin efendisi olmayan hiç kimse özgür değildir.
Kimseyi övmeyen, kimseyi kötülemeyen, kimseden yakınmayan, kimseyi suçlamayan olgun insandır.
Konuşmadaki bilgelik ve dinlemedeki kibarlık vasıtasıyla ruhun hazineleri ve kişideki ahlaki olgunluk açığa çıkar.
Mutluluk, mevcut olmayan bir şeye duyulan hasretle birlikte istikrarlı olarak var olamaz.
Öfkelenmek ve sızlanmak ahlaka aykırıdır.
Olaylar önemli değildir; onları algılayışımız önemlidir.
ÖLÜM daima gözünüzün önünde olsun, o zaman asla adi endişelere düşmezsiniz ve hiçbir şeyi fazla hırsla arzu etmezsiniz.
Sadece eğitimli olanlar özgürdür.
Sahip olmadığı şeylere üzülmeyen, sahip olduklarına sevinen insan, akıllı bir insandır.!
Senin bardağını kırdıkları vakit, komşunun bardağı kırıldığı kadar sakin olmalısın.
Sizin gerçekleriniz yürekten gelmiyor, dudaklarda doğuyor. İşte bunun için cılız ve ölüdürler.
Yalıtılmış bir varlık değilsin. Unutma ki kozmosun biricik, yeri doldurulmaz bir parçasısın. Sen insanlık bulmacasında, köklü bir parçasın.
Yalnız özgür insanların eğitilmesi gerektiğini söyleyen çoğunluğa değil, yalnız eğitimlilerin özgür olduğunu söyleyen düşünürlere inanmalıyız.
Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun. Niye bugünden başlamıyorsun?