Khaled Hosseini Sözleri
Odamda tek başıma olmayı diledim; kitaplarımla baş başa, bu insanlardan uzakta.
— Khaled Hosseini
DiğerKhaled HosseiniSözleri
Önce vatanınız gelir, unutmayın!
Onunki, gözleri karıncalandıran bir güzellikti.
Özü sözü doğru olanların ortak yönü de şudur: Karşısındaki kişinin de içten konuştuğunu sanırlar.
Sizi selden çekip kurtaran ip, ileride boynunuza dolanmış bir ilmeğe dönüşebilir.
Sırrını rüzgarlara fısldarsan, ağaçlara söylediği için suçlayamassın.
Sonradan bulduğun bir şeyi yitirmek, her zaman daha zordur.
Sürekli seni düşünürdüm. Yüz yaşına kadar yaşaman için dua ederdim. Bilmiyordum. Benden utandığını bilmiyordum ki.
Tanrı yardımcım olsun, galiba sana âşık oldum.
Tek istediğim, perdeleri çekip bütün gün yatmaktı. Ben de öyle yaptım zaten.
Tıpkı kuzeyi gösteren bir pusula gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da her zaman bir kadını gösterir.
Yalan söylemekte hırsızlıktır. Başkasını gerçeği öğrenme hakkını çalmış olursun.
Yalanla kendini kandırmaktansa gerçekle yüzleşmek iyidir.
Yaşamımda ilk kez, aynı anda hem gülmek hem ağlamak istedim.
Yeniden iyi biri olmak hala mümkün.
Yüreksizlerin asıl cezası budur; gerçeği, iş işten geçtikten sonra, artık yapabilecek hiçbir şey kalmadıktan sonra görmek, anlamak.
Afganistan'da çocuk var, çocukluk yok.
Baban, tıpkı senin gibi, ruhen işkence çekiyordu.
Bazı insanların mutsuzluğu, diğer insanların aşkı hissettiği gibi hissettiğini biliyorum artık: mahrem, yoğun ve karşılık beklemeksizin.
Ben hiçbir şey bilmediğimi biliyorum.
Bir annenin feryatları insanın yüreğini dağlıyor Emir can. Allah'tan bu sesi asla duymamanı dilerim.
Bir şeyin yasaklanması onun bulunmayacağı anlamına gelmez.
Böyle bilir, böyle söylerim. Müslümanlar birbirine yardım etmeli.
Bu beni biraz korkuttu; yetişkin bir erkeğin ağladığını görmek.
Çığlık atmak istiyorsun. Becerebilsen, atacaksın. Ama haykırmak için soluk almak gerek.
Çocuklar boyama kitabı değildir, onları en sevdiğin renge boyayamazsın.
Çocuklara sözler vermek, çok tehlikeli bir şeydir.
Çoğu günler yataktan hiç çıkmıyor, kendini yapayalnız, terk edilmiş hissediyordu; akıntıya kapılmış sürükleniyordu.
Doğru ve yanlış kavramların ötesinde bir toprak var. Seni orada bekleyeceğim.
Doktora neresinin ağrıdığını gösteremeyen, ancak canı yanan bir hasta gibiydim.
Geldiğim yerde, bir kadının yüzü sadece kocasını ilgilendirir.
Gerçekle yaralanmak bir yalanla oyalanmaktan daha iyidir.
Göbek bağımızı kendim kestim. Bıçağı yanıma onun için koymuştum.
Gözler insanın ruhuna açılan penceredir.
Gözlerin ruhun aynası olduğu söylenir.
Gözyaşlarımı özgür bıraktım; dizlerimin üzerinde öne arkaya sallanarak ağladım, ağladım.
Her günahkar, günahı kadar cezalandırılacaktır.
İşte bu, yani sevecenlik bir insanın pişman olmayacağı tek şey.
Kadınlarla çocukları öldürmenin neresi cihatmış?
Kilometrekareye binlerce trajedi düşüyor...
Kişinin söyleyecek fazla sözü yoksa, susması evladır.
Kış, Kâbil'deki her çocuğun en sevdiği mevsimdi; en azından babası iyi cins bir soba alabilen çocukların.
Kültür bir evse, dil de ön kapının ve içerideki bütün odaların anahtarıdır.
Mutlu son diye bir şey var mı?
Odamda tek başıma olmayı diledim; kitaplarımla baş başa, bu insanlardan uzakta.