Ludwig Wittgenstein Sözleri
Şişenin içinden dışarı çıkmak isteyen ama sürekli cama toslayarak, sersemleyen sineğe: dışarısını görebilirsin bunu anlıyorum, ama asla dışarı çıkamazsın! Sen cama toslamaya mahkumsun.
— Ludwig Wittgenstein
DiğerLudwig WittgensteinSözleri
Tanrı ve hayatın amacıyla ilgili ne biliyorum? Bu dünyanın var olduğunu biliyorum.
Tarihin benimle ne işi var? Benimki ilk ve tek dünya.
Yazımın, başkalarını düşünme sıkıntısından kurtarmasını değil, eğer olanaklıysa insanın kendi düşüncelerini harekete geçirmesini istiyorum.
Ad vermek, bir şeye etiket iliştirmekten farksızdır.
Ancak kendinde devrim yapabilen devrimci olabilir.
Başkalarına, senin için ifade ettiğinden daha fazla bir şey ifade edemez. Sana neye mal olmuşsa, onlar da o kadar ödeyecekler.
Başkalarının derinlikleriyle oynama.
Ben her nesneyle nesnel olarak karşılaşır, ama ben'le karşılaşmaz.
Bir insan kilitli olmayan, ama içeriye doğru açılan bir kapıyı boyuna itiyor, çekmek aklına gelmiyorsa, odada hapistir.
Bir sözcüğün anlamı, onun dil içindeki kullanımıdır.
Bir tasarımın doğru ya da yanlış olduğunu bilmek için onu gerçeklikle karşılaştırmamız gerekir.
Çabalarımın başka düşünürlerinkilerle ne ölçüde çakıştığını, ben yargılayacak değilim. Hem burada yazdıklarım, tek noktalarda hiçbir yenilik savı taşımıyor; bu yüzden de hiçbir kaynak belirtmiyorum, çünkü düşündüğümü benden önce bir başkasının düşünmüş olup olmadığı, benim için fark etmiyor.
Demokrasi insanları sayar, halbuki onları tartmak gerekir.
Dil dünyayı resmeder.
Dilimin sınırları, dünyamin sınırlarıdır.
Dünya, nesnelerin değil olguların toplamıdır.
Dünyadaki başka insanların bana dünya hakkında söyledikleri, benim dünya deneyimimin çok küçük ve önemsiz bir kısmıdır.
Düşündeki düğümleri çözmek sorunları çözmekten daha önemlidir.
Eğer bir aslan konuşabilseydi, onu anlayamazdık.
Eğer doğruyu söylemek işimize yaramıyorsa neden doğruyu söyleyelim ki?
Eğer insanlar hiç salakça şeyler yapmasaydı, akıllıca işler yapılamazdı.
Felsefe uğraşı ilkel kaosun ortasına dalmayı ve orada kendi evinde hissetmeyi gerektirir.
Felsefede ben'den, psikolojik olmayan anlamda söz edilebilecek ve edilmesi gereken bir yol vardır.
Felsefenin amacı nedir? Şişeye düşen sineğe çıkış yolunu göstermektir.
Filozof bir soruyu bir hastalık gibi ele alır.
Hakkında konuşamayacağımız şeylerde sessiz kalmamız gerekir.
Kader doğanın anti tezidir.
Kolum yukarı kalkar olgusunu kolumu yukarı kaldırırım olgusundan çıkarırsak geriye ne kalır? İnsan kalır.
Mantığın tüm önermeleri totolojinin genellemeleridir ve totolojinin tüm genellemeleri mantığın önermeleridir, bunlardan başka mantıksal önerme yoktur.
Neden buradayız bilmiyorum, ama eğlenmemiz için olmadığı kesin.
Öyle bir duygumuz vardır ki, bütün olanaklı bilimsel sorular yanıtlandığında bile, yaşam sorunlarımıza daha hiç dokunulmamıştır. Tabii o zaman da hiç bir soru kalmamıştır; yanıt da tam budur.
Şişenin içinden dışarı çıkmak isteyen ama sürekli cama toslayarak, sersemleyen sineğe: dışarısını görebilirsin bunu anlıyorum, ama asla dışarı çıkamazsın! Sen cama toslamaya mahkumsun.