Nazan Bekiroğlu Sözleri
Onu insan kılan acılarını anlattı. Kendi çektiklerini ve başkalarının çektiklerini. Teker teker.
— Nazan Bekiroğlu
DiğerNazan BekiroğluSözleri
Oysa sevmek; en fazla, neyi sevdiğini fark etmek demektir ve seven biraz da neyi sevdiğini bilendir.
Özleyenler bilir; Uyku bir gereksinim değil, sığınma talebidir geceye.
Sahibine yetişecek cümlelerin yoksa, vurursun sükûtunu kör bir geceye.
Sen öyle çağırmasaydın, ben böyle gelmezdim.
Siyah gözlerinin derininde bir yer serinleyerek gülümsüyordu.
Tarih ileriye doğru gitse de gördüğü sadece geçmiştir.
Üstelik öyle bir sınandı ki çalınan da yakubundu. Çalan da yakubundu.
Utanmaktır, duyguların en değerlisi.
Yanından geçip giden okyanusları tanımayan ummanlar var. Hatırlama an meselesi, tanımak birdenbire. Amma ki zaman geçip gider, her şeyin zamanı var, zamansızlığı var.
Yar kokusundan önce çay kokusu devadır canımıza
Yazı eğer benden sana, dünyadan ezele köprü kuruyorsa vardır.
Yeryüzünde her şey iyi ile kötü arasındaki mücadeleden ibarettir. İnsana düşen bu ikisi arasında kendi safını seçmektir.
Yontucu her şeyi üstün bir gerçekçilik duygusuyla tamamladı. Tasvirleri arasında bu gerçekçilikle bağdaşmayan tek sahne, lâcivert ırmağın burgaçlı dalgaları arasına saldığı, batacağı ya da yol alacağı zamanın tek anlık aynasından belli olmayan taş geminin üzerine kaldı. Onun da tek yolcusu vardı.
Yükselmek için düşmek, arınmak için kirlenmek, çıkmak için batmak lazım. Yeniden doğmak için ölmeli insan bir kere.
Zor, biliyorum. Ama nasipte varsa açılır yollar. İzin ver Allahım.
'Sensiz olmuyor' diyen kalbe güvenilmez. Sensizliği denemiştir, bugün değilse yarın, mutlaka başaracaktır.
Acıların ağırlığı kıyaslanmaz. Herkes kendi taşıdığı yükü bilir.
Ama ölümden öte hayat, bilindikten başka bir bilgi varmış. ve insan dedikleri ancak kendi çapı kadarmış.
Aşk hem mükemmel hem kusurlu.Hem ödül hem ceza.
Ateş de, aşk ve ölüm gibi. Kimse kimsenin yerine yanmıyor. Ve kimsenin yangını kimsenin yangınına uymuyor.
Ay'la güneş hâlâ aynı yerde, biri doğmak biri batmak üzere, aynı yerde ama yalnızca kendi âlemlerinde asılı kalmışlardı.
Bana bir kere görün yeter, gerisini ben tamamlarım kendi içimde. Çünkü ben hatırladım biz bir CAN'dık ezelde...
Benden geriye kalacak olan: bir isim, sabrım ve tahammülüm.
Bir kanat dokunmuş, bir rüzgâr esmiş de gecenin bir vaktinde uyanıp pencereden karşılara bakmış gibi. Hiç kimsenin duymadığı bir şeyi duymuş gibi.
Bir kez daha geçsem ömrümün duraklarından, diyorum. Her durak yeni bir yol. Bir kez daha o küçük kız olsam diyorum.
Bir şeyi, hak edenden esirgemek kadar, hak etmeyene vermek de haksızlık.
Çay'sız yar yakışmaz yanımıza.
Cümle ile kalp arasında ezeli bir dava var. Biri diğerinden alacaklı. Garip ki diğeri de o birinden davacı.
Çünkü dedi Züleyha;Güzelliğin bir derin kuyu senin. Bir düşenin kurtuluşu kolay olmaz. Ne mutlu kalbine Sen düşene, ve ne mutlu Sen'in kalbine düşene.
Çünkü en zayıf olduğum yerden sınanmış, en hassas olduğum yerden vurulmuşum.
Dünya nimetinde gözüm yok ama bir zeytin ağacının gölgesinde bir bardak çay olursa olsun.
Düştüm, düşmüşlüğüm kimsenin değil benim yanılgımın eseri. Düştüm. Düşenin dostu Allah. Tut elimden kaldır beni.
Farz edelim ki şu anda sen cehennem gibi bir hayatın içindesin. Ama cennetteki yanın, bir perde üzerinde seyreder gibi şu an seni seyrediyordur. Bu da sen. O da sen. Sen ondan habersiz ama o senden haberdar. Bu kadar, hepsi budur.
Hala en güzel hikayeleri dünyalar bir araya gelse anlamayacaklara mı anlatacaksın?
Hayatımın karşı kıyısıydı o. Elaydı, belaydı, yaraydı, ne çok şeydi.
Hiçbir uzak, duanın erişemeyeceği kadar uzak değildir.
Hitap, muhataba biçilen kıymettir.
Kader dediğim benim gücümü aşan şeydir.
Karanlığı bu kadarla kalsa o da karanlığa katılacak, bir su çiçeği gibi havuzun bir kıyısından öbür kıyısına vurup duracaktı. Oyunun içinde ya da dışında ama mutlaka oyunculardan biri olacaktı. Öyle ya da böyle oyalanacaktı.
Kısmetin bol, çayın demli, kahven okkalı olsun. Bahtın, yolun, kalbin açık olsun.
Mucize, kapılarını ancak kendisine inananlara açar
Ne kadar yazabilirsin mısralara, kaderin sana yazmadığını?
Ne yapsam eksilmiyor, ne yapsam dolmuyor.
Ne zaman unutur gibi olsam olmuyor, unutmak istediğim her şeyin tam ortasındayım.
Nereye gitsem, kaçtığımı orada hazır ve nazır, beni bekler buluyorum. Bir yanımdan kurtulsam diğer yanımdan boğuluyorum.
Onu insan kılan acılarını anlattı. Kendi çektiklerini ve başkalarının çektiklerini. Teker teker.