Servet Saygınoğlu Sözleri

Servet Saygınoğlu - Yağmur sesi ve kokusu var havada. En güzel kokuyu hissederken en güzel melodiyi dinliyor gibiyiz. Yanağından yağmur damlasını silm...

Yağmur sesi ve kokusu var havada. En güzel kokuyu hissederken en güzel melodiyi dinliyor gibiyiz. Yanağından yağmur damlasını silmelerim, sarılmaktan kollarımı çekmeye gücümün yetmediği.
— Servet Saygınoğlu

facebook-icon whatsapp-icon twitter-icon email-icon

DiğerServet SaygınoğluSözleri

Affetmemek, bir nevî nefret etmektir. Nefret yorar, yudum yudum öldürür insanı.

Servet Saygınoğlu

Ağzından taşarcasına dolu valizin fermuarı çekilmediği gibi, kafası dolu insanın da gözleri kapanmaz.

Servet Saygınoğlu

Akşam işten eve geldikten sonra, dışarı çıkıp gezmeye dermanın yoksa eğer, bu dünyaya yaşamak için gelmediğini bil.

Servet Saygınoğlu

Aksilik geldi mi, saz arkadaşları ile birlikte gelir.

Servet Saygınoğlu

Aldım kalbimin tapusunu, anahtarım elimde. Bu saatten sonra da 'kiracı' olmam hiçbir gönülde

Servet Saygınoğlu

Alem akıllılara, bense delilere hayranım. Çünkü bu hayatta, deliler için üzülmeye değer hiçbir şey yoktur.

Servet Saygınoğlu

Anlaşılmak ne zor! Sağ el, sol ele dost olsaydı tokalaşırlardı. Deneyin, gördüğünüz gibi anlaşamıyorlar.

Servet Saygınoğlu

Aramızda mesafeler olsun ama sen bana uzak olma.

Servet Saygınoğlu

Arkadaş dediğin; işi düşünce arayan, dost dediğin ise; işin düştüğünde çekinmeden arayıp rahatsız edebildiğindir.

Servet Saygınoğlu

Artık hayal mutfağındayım senin. İstediğin gibi soy, kes, pişir, hatta ocakta unuttup yak beni.

Servet Saygınoğlu

Artık o kadar kolay tanıyorum ki insanları, birinci yüzünü görmeden, ikinciyi görebiliyorum. Peki bunu 'dert ediyor musun?' diye sorsan; hayır, gülüp geçiyorum. Herhangi bir derdi misafir etmeye yerim yok artık.

Servet Saygınoğlu

Aslan; kocaman bir sürüden sadece midesini dolduracak bir tane hayvanı alır. Kalan sürünün geçişini seyreder, dokunmaz ötekilerine. İnsan ise; en az on tanesini de yedeğe alır.

Servet Saygınoğlu

Aynada hep saçlarımıza, sakalımıza, rujumuza, sürmemize baktık. Peki, kaç kez kendimize baktık?

Servet Saygınoğlu

Aynalardan bile daha gerçeksin, sana baktığımda kendimi görmek gibi.

Servet Saygınoğlu

Bakabilmekti bazen martıların Kız Kulesi etrafındaki dansına, en taze ve candan gülümsemelerine şahit etmekti kulakları. Rüzgâr eserken Kadıköy tarafından, aç olduğum kokunu boğazdaki rıhtımda alabilmekti.

Servet Saygınoğlu

Başına gelen, hak ettiğindir. Hak etmeden başına gelenin ise, ödülünü mutlaka alırsın.

Servet Saygınoğlu

Başka şansınızın olmadığını düşündüğünüzde gitmeniz gereken bir yol varsa durmaksızın o yolda ilerlemeye devam edersiniz.

Servet Saygınoğlu

Bazen bir masayı silmekle başlarsın ve bütün evi temizlersin. Anladın sen.

Servet Saygınoğlu

Bazen bir müzik açarsın dinlemek için... Sonra o yeniden aklına gelir. Öyle işte.

Servet Saygınoğlu

Bazen kendi kendime konuşmamın sebebi; İçime atacak yerin kalmadığından...

Servet Saygınoğlu

Bazı günler 240 saat, bazıları da 24 dakika gibidir.

Servet Saygınoğlu

Bazı insanlar çay kadar keyif verirler. Onlar geldiklerinde aklınıza çayınızı tazelemek gelmez.

Servet Saygınoğlu

Bazıları mutlu etmeye değil, Var olan mutluluğumuzu elimizden almaya geliyorlar.

Servet Saygınoğlu

Beklemenin her günü, en az bir yıl yaşlandırır.

Servet Saygınoğlu

Beklemeyi bile güzel kıldın bana, sabrı sevmezdim. Nefret ettiğim birçok şeyi, seninle sevdim ben.

Servet Saygınoğlu

Beklenen zaman; gelmemek için elinden geleni yapan zamandır.

Servet Saygınoğlu

Bencillik mutlu hissettirmezdi. Mutlu ettikçe mutlu olanlardandık. Edemedik bir türlü, olamadık ta...

Servet Saygınoğlu

Beni bir sen anlar, beni bir sen sever diye beklediğim. Işıklara inat ceza yediğim kuralsızım. Evin sıcaklığına inat, soğuk sokaklarda mekansızım. Off.,

Servet Saygınoğlu

Bir adım yaklaştın sanki bana. Halbuki bir tebessümdü seninkisi, adım bile değil, o aşk ile göklerde buldum kendimi. Değmedi yere, ardından yıllardır koşan nasırlı ayaklarım.

Servet Saygınoğlu

Bir bilgi sahibi olduğum anda, aynı zamanda binlerce bilmediğim şeyin daha olduğunu fark ediyorum.

Servet Saygınoğlu

Bir geçersem aklından, el salla sadece.

Servet Saygınoğlu

Bir insanın gerçek kimliğini ancak kavga ederken görürsünüz. Çünkü kavga, kişinin maskesiz, yalın halidir.

Servet Saygınoğlu

Bir insanın nasıl bir kimliğe sahip olduğunu şayet merak ediyorsanız; maçlara dair yaptığı yorumlara bakmanız yeterlidir.'

Servet Saygınoğlu

Bir kadının ardında kocasının sevgisi varsa başkalarının onu sevip sevmemesini çok da ciddiye almaz.

Servet Saygınoğlu

Bir masalda buluştuk seninle. Sen başladın anlatmaya, ortada bitkin düşmeden tuttum ellerinden. Taşıdım seni sonuna kadar. 'Sen'le başladı, ben'le devam etti, sonunda 'biz' olduk.

Servet Saygınoğlu

Bir şeyler yapma imkanı olduğu halde, hiçbir şey yapmadan oturup ilgi bekleyen insan, daha çok beklersin.

Servet Saygınoğlu

'Aşka değil, insanlara inançsızız. Yaşanmışlıklar almıştır aşkı ayaklar altına. Ama aslında aşk değil, hüznü yaşatanlar olmalı ayaklar altında.'

Servet Saygınoğlu

'Bir müşteri' deyip geçmemeli. Bir müşterinin övdüğünüyerdiğini aynı anda binlerce kulak duyabilir.

Servet Saygınoğlu

'Ebeveynlerimizi haklı görmek' ve 'Empati kurmaya başlamak' çocukluk döneminin bitiş çizgisidir.

Servet Saygınoğlu

'Eşitlik' üzerine ne kadar konuşulursa konuşulsun bir adım öteye yol alınamaz. Nefes boşuna harcanmış olur. Bu zahmet manasızdır.

Servet Saygınoğlu

'Görmezlikten gelme' değil. Görme, tanıma, bilme. Unut. Olmazsa sil. Yine olmazsa format at. Daha da olmazsa o zaman ihtimalin varsa fabrika ayarlarına dön. 

Servet Saygınoğlu

'Hüzün kokan yalnızlıklara doğru ilerliyor adımlarım. Hangi tarafa gitsem, değişmiyor içimdeki yanık kokusu.'

Servet Saygınoğlu

'Korku, sürekli sizi itmeye çalışan bir canlı gibidir. Onunla baş edemediğiniz sürece altında ezilmeye mahkûm olursunuz.'

Servet Saygınoğlu

'Kuzulardan biri ile karnını doyuran kurt, öteki kuzulara dost gözlükleriyle bakar. Kurdun kuzuyu yemesi düşmanlığından değil, ihtiyacındandır.'

Servet Saygınoğlu

'Maviliğiyle ruhumuzu okşayan, güneşiyle içimizi ısıtan gökyüzüne, yağmur bulutlarından oluşan kıyafetini yakıştırmasak bile, bu ona darılmamızı sağlayacak bir sebep değildir. Çünkü sevdiklerimiz kusursuz değillerdir, kusurlarını hoş gördüklerimizdir.'

Servet Saygınoğlu

'Neden bana kırmızı kart verdin?' dedi. 'Sarı'da kendini ocağa attın, fakat umursamadın, kırmızıda ise onu kendin yaktın' dedim.

Servet Saygınoğlu

'Sen' olmalıydın yanımda. Bir tek sen anlardın beni; tek bakışımda, göz kırpışımda, haykırışımda, yakarışımda. Beni yalnızca sen anlar, yalnızca sen sevdiğine inandığım, yanındayken özlediğimdin.

Servet Saygınoğlu

'Sevmek; olmazsa olmazımızdır hayatta. Yaşadıkça doymadığımız, yokken yüzümüzün gülümsemeyi unuttuğu. 

Servet Saygınoğlu

'Üzüntü, üzülsün bizimle olmadığına.'

Servet Saygınoğlu

'Vardır bir hayır' diye bir cümle vardır ki her gün sayısız insanı cinnet geçirmekten kurtarır!

Servet Saygınoğlu