Susan Sontag Sözleri
Kendi başıma yaşamayı öğrenemediğimi fark ettim. Öğrendiğim şey yol yordam oluşturmaktı; acım dinene kadar uzanmak, geçiştirmek, idare etmekti. Boğuluyor değildim, ama yüzmüyordum da. Kıyıdan çok uzakta sırt üstü suyun üzerine uzanmış, kurtarılmayı bekliyordum.
— Susan Sontag
DiğerSusan SontagSözleri
Başkalarının acılarını sadece seyrederek, onlarla gerçekdışı bir bağ kuruyoruz aslında. Ne kadar çok sempati duyarsak, acılara yol açan gelişmelerde bir suçumuz olmadığı hissine kapılmamız da o kadar kolaylaşıyor.
Beni tedirgin eden kusurlarımız değil. Erdemlerimiz.
Beyaz ırk insanlık tarihinin kanseridir; bağımsız uyarlıkları ortaya çıktıkları yerde yok eden, gezegenin doğal dengesini bozan ve bugün hayatın ta kendisini tehdit eden yalnızca beyaz ırktır, onun ideolojileri ve buluşlarıdır.
Biz insanlar, korkunca ateş eder, nostalji duyunca fotoğraf çekeriz.
Bu gene geçmişin baştan çıkarıcılığı olsa gerek. Şu anın geçmiş zaman olmasını bekle. Ne denli mutluyduk anlayacaksın.
Din, seksten sonra, zihinlerini uçurmak için insanların sahip olduğu belki de en eski ikinci kaynaktır.
Edebiyat özgürlüktür. Özellikle de birer değer olarak okumanın ve içe dönüklüğün ayaklar altına alındığı bir çağda edebiyat, özgürlüğün ta kendisidir!
İnsanlar kendilerine yakın olan acılara pek bakamazlar.
Kafka acıma ve dehşet, Joyce hayranlık, Proust ve Gide saygı uyandırırlar: ama Camus dışında, düşünebildiğim hiçbir modern yazar, sevgi uyandırmamıştır.
Kendi başıma yaşamayı öğrenemediğimi fark ettim. Öğrendiğim şey yol yordam oluşturmaktı; acım dinene kadar uzanmak, geçiştirmek, idare etmekti. Boğuluyor değildim, ama yüzmüyordum da. Kıyıdan çok uzakta sırt üstü suyun üzerine uzanmış, kurtarılmayı bekliyordum.