Tess Gerritsen Sözleri
Yaşamımızdaki en heyecan verici şeyler hep beklemediğimiz zamanlarda olduğu için, bu özel anların tadını çıkarmayı öğrenmeli, çoğunlukla tekdüze geçen zamanı süsleyen bu ender heyecanların kıymetini bilmeliyiz.
— Tess Gerritsen
DiğerTess GerritsenSözleri
Bazen çocuk sahibi olmanın delilik olduğunu düşünüyorum. Onları seviyorsun, büyütüyorsun. Sonra da sadece zarar görecekleri bir dünyaya adım atmalarını izliyorsun.
Bazı insanlar sineği incitmekten dahi yoksundurlar. Diğer yandan bazıları da mükemmel birer katil oluyorlar.
Bir yüzü istediğiniz kadar inceleyebilirsiniz, ancak maskenin ardında ne olduğunu asla bilemezsiniz.
Birbirlerini seven insanlar hiç istemeden de olsa birbirlerinin kalbini kırarlar.
Birini sevdiğiniz zaman ona tutunmanız öyle doğal ki.
Bu dünyada kendi işleriyle ilgilenmeyen çok fazla insan var. Bir sürü işgüzar...
Demek ki bazen, insana en büyük mutluluğu verebilecek kişi hiç dikkat etmediği biri oluyor, belli bir mesafede, sabırla bekleyen biri.
Dünya türlü kötülüklerle dolu.
Dünyanın en iyi parfümü olarak değerlendirdiği koku odayı doldurdu: Annesinin mutfağının kokusu.
Fark yaratan şey yakınmak değil. İşini herkesten iyi yapmak.
Gözden kaçan en ufak bir ayrıntı insana bir atı, bir askeri ya da bir savaşı kaybettirebilir.
Güç sahibi olmak, onu yitirmekten sürekli korkmak demekti.
Hayatın kendi akışı var ve insan uyum sağlıyor.
Hayvanların da ruhu var. Asıl vahşi olan, insanlar..!
Hepimiz beğenilmek isteriz; özellikle de hayranlık duyduğumuz insanlar tarafından.
Her çocuk sorardı o evrensel soruyu: Neden?
Her deneyimin, her yanlış kararın bize bir şeyler öğrettiğine inanıyorum.
Her günün sabahında o günü çıkaramayacak olduğunu bilerek yaşa.
Her şeyden şikayet eden insanlara katlanamıyorum.
Her şeyi parayla satın alamazsın.
Hıyarlarla ve saçmalıklarla başa çıkmayı öğrenmelisin, çünkü ikisinin de sonu gelmez.
İnsan değerini ispat etti mi saygı her zaman peşinden gelirdi.
İnsan, hayvanları sırf duvarlarını süslesin diye öldürür mü?
İnsanlar basit şeyleri yeğlerler hep. Siyah ve beyaz, doğru ve yanlış.
İş zarar vermeye geldi mi insanoğlunun dehası sınır tanımıyordu.
Kimse artık geçmişi önemsemiyor. Hep yeni ve taze olana karşı bir telaş, telaş, telaş içindeler.
Kimse kendini nasıl koruyacağını bilmediği bir silahı piyasaya sürmez.
Kitaplar harika şeyler; size her şeyi, aklınıza gelebilecek her şeyi anlatırlar.
Kötülük ölmüyor. Asla ölmüyor. Sadece yeni bir yüze, yeni bir isme bürünüyor.
Mesele şu ki insanlar bazen şaşırtıcı davranışlarda bulunurlar. Çılgınca şeyler yaparlar ve onları aslında hiç tanımadığınızı anlarsınız.
Müzik benim tek müsrifliğim. Mücevhere, giyim kuşama, tasarım ayakkabılara falan zerre ilgim yok. Gerçekten değer verdiğim eşyamsa, şimdi sırtımda asılı duran yüz yaşındaki kemanım.
Ne çok isim var. Ne çok insan ölmüş.
Ne gariptir ki, hayattaki en büyük seçimlerimiz genellikle mantıksız seçimler oluyor.
Ne kadar garip değil mi doktor? Eğer adının önünde doktor unvanı varsa insanlar sana kim olduğuna bakmadan hürmet gösteriyorlar.
Ne zaman böyle yaşlanmışlardı? Ne zaman annesinin gözleri çökmeye başlamış ve babasının saçlarından geriye böylesine ince tutamlar kalmıştı?
Pozitif düşünce. Her zaman işe yarar.
Sadece dinledikleri müzikten bile bir fikir edinebiliyorsun insanlar hakkında...
Sen mükemmel değilsin tamam mı? Hepimiz insanız.
Seni etkileyebilecek herhangi bir cümle var mı?
Şimdi, dur bir dakika.Kalp acısı geçicidir. Acılar geçer gider ve sonunda,günün birinde kalbini verebileceğin başka bir biriyle tanışırsın.
Şu günlerde herkes şair.
Yaşamımızdaki en heyecan verici şeyler hep beklemediğimiz zamanlarda olduğu için, bu özel anların tadını çıkarmayı öğrenmeli, çoğunlukla tekdüze geçen zamanı süsleyen bu ender heyecanların kıymetini bilmeliyiz.